KAYBETTİM ÖYLEYSE VARIM)))

Published on:  /   Son güncellenme  /   Yorum yapılmamış

Spread the love

Erdemli insan kazanmayı da bilir, kaybetmeyi de.
Kazanırken hissettiğin muhteşem haz
Kaybederken öfkeye dönüşüyor ise….
Ve öfke kontrollerin yok olmuşçasına içini tırmalıyorsa
Yumruğun hedefleri serseri bir kurşuna dönüşmüş ise
Aynada ki aksin sana ihanet etmeden
Gidip bükemediğin eli metçe öpeceksin……
Çünkü bilmelisin ki hayat içinde her rengi barındırıyor.
Sarısı, mavisi, pembesi, siyahı ve tüm diğer renkleri fazılın parçaları gibi birbirini tamamlıyor.
Savaşın içindeki barış umudu gibi ..
Tüm ihtişamı ile sevgiye çırpınır insan aslında.
Dümdüz bir nefesin senfonisi gibi değişken ve heyecan içinde tüketir kendisini.
Hiç ölmeyecekmiş gibi mücadele verir.
Kavga eder.
Barışır,
Her düşüşün sonunda sadece yeniden kalkmayı hedefler.
Yeniden kazanmayı
Yeniden en tepeye, en zirveye çıkabilme umudunu.
Kazanmanın verdiği hazzı bir türlü içinden atamaz cennetin meyvesini yemişçesine sarhoş bir mutluluk taşır içinde.
Kaybetmek aslında içsel döngünün biraz daha olgunlaşmasını sağlayan garip bir duygudur.
Hiç birimiz kaybetmeyi sevmeyiz.
Para kazanalım
Makam kazanalım
Mevki kazanalım
Aşk, sevgi kazanalım hep kazanalım, hep benim olsun, gibi garip bencilce duyguların esaretini taşırız.
Oysa bilmeyiz ki her kayıp bir kazançtır aslında, her kayıp bir sonun yeni başlangıcıdır ve her kayıp birikime dönüşmüş tecrübeler yumağı taşır.
Kaybetmek beraberinde onlarca kazanım getirmiştir aslında, onlarca deneyim ve itiraf edemediğiniz onlarca yanlışın yüzünüze, içinize haykırmasını sağlamıştır.
Keşkeler ….
Olsalar …….
Amalar….
Duyguların harmanlandığı ritmik fizyolojik bir danstır kaybetmek.
En dipten Everest dağına ulaşmak ta bir başarıdır.
Everest’ten en dibe vura vura çarpmakta başka bir durumun sonucudur.
Hepsinin özünde hayatsal faaliyetler vardır hepsi insana sunulmuş parçaların bölümlerinden ibarettir.
Kaybetmek insanı hırçınlaştırmak yerine dinginlik getirebilirse. Kaybetmeyi kabul etmeyi öğrenebildiğimiz nokta da ilahi adalet ve gerçek büyüklük başlar.
Çünkü çılgınca duygularla kurduğumuz minareler, başka bir çılgının ellerinde yıkılabilirler.
İşin sırrı kabullenmekte …..
Ucuz numaralarla kaybettiğini gizlemeye çalışmak sadece dibe vuruşu hızlandırır.
Ben kaybettim dediğiniz an kazanmaya ilk adımı attığınız andır!
Bir yıkıntının altında kalan olmak yerine, yeni bir yapının mimarı olmaya çalışmak daha insani olmaz mı sizce de?

Kategori:
Etiketler:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You may use these HTML tags and attributes: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>