Samandağ Belediye Başkanı Av. Refik Eryılmaz, belediyeye ait tarım arazilerinin daha verimli kullanılması için belediyeye ait arazileri kullanan vatandaşlar ile istişare toplantısı gerçekleştirdi.
28 Haziran 2019 Cuma günü saat 17:00’ da Samandağ Belediyesi Toplantı Salonu’nda gerçekleşen toplantıya Samandağ Belediye Başkanı Av. Refik Eryılmaz, Samandağ Belediye Başkan Yardımcısı Aydın Duran, meclis üyeleri Atiye Sönmez Erdoğdu, Meclis Üyesi ve Tarım Komisyonu adına Hakan Temizkan ve belediye adına kayıtlı olan arazileri kullanan vatandaşlar katıldı.
Samandağ Belediye Başkanı Av. Refik Eryılmaz, yaptığı konuşmada;
“ Belediye adına kayıtlı olup vatandaşlar tarafından şu anda kullanılan arazilerimizin daha verimli, siz vatandaşlarımızın da daha fazla yararlanabileceği bir hale getirebilmek adına bir çalışma başlatmayı düşünüyoruz.
Belediyemiz bünyesinde kurduğumuz KIRSAL KALKINMA KOOPERATİFİNE bağlı olarak bu arazilerimizi daha verimli hale getirmeye çalışacağız.
Projenin Hedefi; Samandağ genelinde Belediyeye ait yaklaşık 1.000(bin) dönümlük arazi var. Bunlar farklı yerlerde ve farklı vatandaşlarımız tarafından kullanılıyor. Bunların bir kısmı ecrimisil ödüyor, bir kısmı ödemiyor. Bu arazilerin üzerinde biraz araştırma yaptık ve şunu gördük; bu arazilerimizden ne belediye doğru dürüst yararlanabiliyor, ne de sizin beklentileriniz karşılanıyor.
Çevre Mühendisi ve Ziraat Mühendisi arkadaşlarımızı gönderdik, onlardan bir rapor istedik. Bunun sebebi de su sıkıntısı var, elektrik fiyatlarının yüksek olmasından kaynaklı suya ulaşmakta zorlanıyorsunuz, hangi arazinin hangi tarım ürününe uygun olduğuyla ilgili bir çalışmanız yok, eğitim desteği yok, tohum desteği yok, araç gereç desteği yok, gübre desteği yok… tabi bütün bunlar üst üste binince orayı kullanmaya çalışan vatandaşımız oradan istediği verimi alamadığı gibi belediye de oradan arzu edilen faydayı, yararı göremiyor.
Biz bu arazileri nasıl daha verimli hale getirebiliriz? Orayı kullanan vatandaşlarımız ile birlikte yapmak istiyoruz. “ sen burayı kullanıyorsun ama hadi pılını pırtını topla, biz kooperatif kurduk, bunu kooperatifin denetimine vereceğiz, kooperatif bunu daha verimli hale getirecek, burada ürün yetiştireceğiz, yetiştirilen ürünleri Belediyenin ve kooperatifin kanalıyla pazarlamak istiyoruz” demek istemiyoruz. Sizlerle beraber yapmak, Sizleri de bu işin içine katmak istiyoruz. Ama, kardeşim ben burayı işgal ederim, kooperatife de üye olmam, Belediyenin hazırlamış olduğu projeye de destek vermem, gelmem, gitmem, burayı da boş bırakırım, istediğim gibi kullanırım anlayışı içinde olan arkadaşlarımız varsa bunu kabul edemeyiz. Çünkü buradaki gelir kaybı Belediyeyi etkiliyor ve bu arazi Belediyeye ait değil Samandağ halkının malıdır. Evet Samandağ Belediyesinin adına kayıtlı ama Samandağ Belediyesinin adına kayıtlı olan bütün mallar, bütün Samandağ halkının ortak malıdır. Bizim hedefimiz yıllardır atıl olan, arzu edilen verime ulaşamayan bu arazilerimizi nasıl verimli hale getirebilirizdir.
Kooperatif kurduk, kooperatife de hangi arkadaşımız belediyenin kaç metrelik arazisini kullanıyorsa o oranda kooperatifte hissedar yapacağız, üye yapacağız ve o toprak analizini belediye olarak bizzat biz yapacağız. O toprakta en verimli şekilde hangi ürünü yetiştirebiliyorsak o ürünün yetiştirilmesine karar vereceğiz ve karar merciinde siz de olacaksınız. Orada yetiştirilecek ürünle ilgili tohumu
Kooperatif size verecek. Bu ürünü yetiştirme sürecinde eğitim, tohum desteği, sulama, gübre desteği, ilaçlama desteği verecek ve orada istediğimiz ürünü elde etmek için ne gerekiyorsa yapacağız. Üreteceğimiz ürünleri de kooperatif kanalıyla ve belediyenin desteğiyle bunları pazarlayacağız. Siz de kazanacaksınız, belediye de kazanacak ve bu topraklardan da istediğimiz verimi elde etmiş olacağız.
Bu daha önce Samandağ’da veya Hatay’da uygulanan bir Proje değil. Biz mecliste 3 tane Kooperatif kurulması ile ilgili karar aldık. Meclis bize yetki verdi. Atiye hanım arkadaşlarla birlikte Kooperatiflerimizin ana sözleşmelerini oluşturdu. Belediye arazilerini Kırsal Kalkınma Kooperatifi adı altında değerlendirmek istiyoruz.
Sizlerin bu kooperatife üye olasını istiyoruz. Herkes faklı büyüklükte arazileri kullanıyor. Onun için dönümlük birim fiyatı oluşturacağız. Ne kadar arazi kullanılıyorsa birim fiyatı üzerinden kooperatife üye olacaksınız ve bu arazinin üzerinde tasarrufta bulunmaya devam edeceksiniz. Ama orada ne ekileceğine ve bu ürünün nasıl yetiştirileceğine kooperatif ile beraber karar verilecek. Kooperatif tarafın önce uzmanlar tarafından toprak analizi yapılacak. Ne nerede yetişir, en fazla hangi üründen verim alabiliriz onun tespitini yaptıktan sonra örneğin o arazi de buğday mı ekilir, o arazi için ne kadar buğday gerekiyorsa o kadar buğdayı Kooperatif size verecek, bunu ekmeniz için gerekli olan aleti verecek, bakımıyla ilgili bünyemizdeki Ziraat Mühendisi arkadaşlarımız periyodik olarak gelecek, hangi dönemde ilaçlanması gerekiyorsa, nasıl ilaç vurulması gerekiyorsa, ne tür bir gübre verilmesi gerekiyorsa bunların hepsini Kooperatif kanalı ile sizlere vereceğiz ve oradan üreteceğimiz ürünü yine Kooperatif size pazarlayacak ve ne kadar kazanıyorsanız kendi hisseniz oranında bundan faydalanacaksınız.
Türkiye’de buna benzer örnekler var. Kooperatifler kuruluyor ve bu kooperatifler kanalıyla Kooperatife üye olanlar her türlü yardımı alıyorlar. Daha kaliteli bir ürün yetiştiriliyor ve yetiştirilen ürünler de daha iyi parayla yine Kooperatif tarafından pazarlanıyor. Bizim yapmak istediğimiz bu.
Şu anda belediye adına kayıtlı olup vatandaşlar tarafından kullanılan arazilerin hiçbiri kiralık değildir. Onun için biz sizleri mağdur etmeden, size de katkı sunmak suretiyle, sizin kullandığınız toprakları daha verimli hale getirebilmek, ondan daha bir katma değer elde edebilmeniz için yardımcı olmaya çalışacağız. Ben bunu işgal ediyorum ama bir şey de ekmem, boş bırakırım, Kooperatife de üye olmam, kimseye verem, kimseyi yaklaştırmam demek doğru bir anlayış, doğru bir yaklaşım değildir. Çünkü bu milli servettir. Sayıştay raporlarında bile diyor ki; belediye adına kayıtlı kamu malları rantabl kullanılmak zorundadır, arzu edilen üretimi ve faydayı sağlamak zorundasın diyor. Belediye başkanı olarak bana diyor, senin kanuni sorumluluğun var diyor. Senin adına kayıtlı olan bütün mallardan Kamu adına gerekli faydayı sağlayacaksın diyor. Kamu kim, halk, yani sizlersiniz.
Biz de ne yapalım diye düşündük. Vatandaşa, burayı biz belediye olarak kullanacağız, bunu ekeceğiz, biçeceğiz, faydalanacağız desem eminim ki hepiniz karşı çıkacaksınız. Biz sizi çıkarmadan, tartışmadan, mağdur etmeden, sizi orada tutmak, ayrıca sizin oradan daha iyi bir şekilde faydalanmanızı sağlamak üzere yardımcı olmak için bir girişim, bir proje gerçekleştirdik. Bu konuda sizin yardımcı olmanızı istiyorum.
Ben 1.000(bin) dönümlük araziyi bu şekilde atıl durumda bırakamam. Bu doğru bir yaklaşım değil. Bu ilçenin, bu halkın menfaatine de değildir. Eğer arazilerimiz boş bırakırsak, herkesi kafasına göre bırakırsak bu arazilerden ne siz ne de biz yararlanamayız, fayda sağlayamayız.
Biz bunu teknolojinin, bilimin ışığında, gelişmelere paralel olarak kullanmak, değerlendirmek ve bundan yararlanmak zorundayız. Bizim projemiz, bizim hedefimiz bu. “ ifadelerine yer verd