İskenderun Gelişim Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Sadık Muallaoğlu, halkın kanser ve kanserden korunma konusunda farkındalığını artırmak için her yıl 1-7 Nisan tarihleri arasında düzenlenen ‘Ulusal Kanser Haftası’ etkinlikleri kapsamında erken tanının önemine dikkat çekti.
Kanserin, ülkemizde ve dünyada ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer alması nedeniyle önemli bir toplum sağlığı sorunu olduğunu belirten Doç. Dr. Sadık Muallaoğlu, “Dünyada her yıl yaklaşık 14 milyon kişi kansere yakalanmakta ve Sağlık Bakanlığı verilerine göre de her yıl ülkemizde 170 bin kişiye kanser tanısı konmaktadır. Bu hastalık; yaş, cinsiyet, dil, din, ırk ayırımı yapmaksızın tüm insanları etkilemektedir. 2030 yılına gelindiğinde yıllık 22 milyon yeni vaka ortaya çıkması beklenmektedir. Türkiye’de ise sebebi bilinen ölümler sıralamasında kalp-damar hastalıklarından sonra en sık görülen ikinci ölüm sebebi olarak dikkat çekmektedir” açıklamasında bulundu.
“Akciğer kanseri en sık görülen kanser türlerinin başında”
Erken evre kanserlerde iyileşme oranının yüksek olduğunu belirten Doç. Dr. Sadık Muallaoğlu, yeni tedavi hakkında da bilgi vererek, “Ülkemizde erkeklerde görülen en sık ilk 5 kanser türü; akciğer, prostat, mesane, kolorektal (kalın barsak) ve mide kanseri olarak sıralanmaktadır. Ülkemizde kadınlarda en sık görülen meme kanseri, her 8 kadın kanserinden birisi olmaya devam etmektedir. Bunu dışında rahim ağzı (serviks), rahim ve yumurtalık kanserleri de sık görülen kadın kanserleri olarak sıralanabilir. Kanserleşmeyi tetikleyici faktörler; çevresel, kalıtsal ve rasgele mutasyonlar olarak üçe ayrılır. Çevresel faktörler; sigara, alkol, obezite, hava kirliliği gibi önlenebilir faktörlerdir. Kalıtsal faktörler; önlenemez, erken tanı çok değerli ve çoğunlukla mümkündür. Rasgele mutasyonların çoğu yaşlılıkla ilgilidir ve önlenemez. Son yıllarda yapılan araştırmaların sonucunda kanser tedavisinde önemli gelişmeler kaydedildi. Genetik testler, kanserin önlenmesinde, teşhisinde ve tedavinin planlanmasında çok önemli bir noktaya geldi. Yeni kemoterapiler, bağışıklık sistemi üzerine etki eden immünoterapiler, cerrahi ve radyoterapide olan gelişmeler umut verici. Erken evre kanserlerde tam iyileşme oranları yüksek. İleri evre kanserlerin de önemli bir kısmında yeni tedavilerle oldukça uzun süreler hastalığın kontrolünü sağlamak, ilerlemesini durdurmak ve geriletmek mümkün olabiliyor” şeklinde konuştu.
Gelişim Hastanesi Kemoterapi Ünitesi Yenilendi
İskenderun Gelişim Hastanesi Tıbbi Onkoloji Birimi’nin yenilenerek hizmet verdiğini açıklayan Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Sadık Muallaoğlu, “İskenderun Gelişim Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği olarak, 2016 yılından beri ilçemizde hizmet vermekteyiz. Eylül 2020’ den beri hastanemizin 6. Katında bulunan yeni ünitemize taşındık. Hastane yönetimimizin gayretleri ile ünitemiz yenilenmiş olup, 12 kemoterapi kabini ve bir ilaç hazırlama ünitesi ile bir ayda 400 civarında hastaya kemoterapi, immünoterapi ve destek tedavileri uygulamaktayız. 1 uzman doktor, 5 hemşire, 2 sekreter, 1 personel ile çalışmakta olup; 2 psikolog ve 1 psikiyatri uzmanımızdan da destek almaktayız” dedi.