Farklı duruşu, farklı açıklamarı ile gündeme gelen İskenderun 2. Noteri Mehmet Cerit, önümüzdeki yıl yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmayı düşündüğünü açıkladı. Cerit, kazanması durumunda yaşanır bir Türkiye olabileceğini ifade etti.
EDİRNE’DEN KARS’A
Seçimlere ilişkin birden çok planı olduğunu ve yeni bir parti kurmayı düşündüğü ve o partiyle seçime katılmayı istediğini, bunun olmaması halinde B ve C planları kapsamında hareket etmeyi düşündüğünü anlatan Cerit, “Seçim yaklaşıyor. Geç kalmadan önce bir siyasi parti kurmaya çalışacağız. Bu olmazsa B, C planlarını devreye koyacak ve Edirne’den Kars’a kadar çalışarak bağımsız aday olacağım. Demokratik olarak oluşturucağımız yapıda bunu görüşeceğiz. O yapı, benim adaylığımı istemezse, o zaman yapı içerisinde olunması istenilen ve hazırladığımız programı uygulayacak kişiler cumhurbaşkanı adayı olur ve ben de milletvekili adayı olurum. Kim bu işi daha iyi yaparsa, yapacaksa onun aday olmasını konuşuruz. Parti kurulamaz ya da seçimlere katılamazsa, o zaman planı değiştirir ve 100 bin imza ile bağımsız aday olurum” diye konuştu.
Yeni bir parti kurmak, bunu ülke genelinde örgütlemek ve seçime katılmaya hazır hale getirmek H2023 seçimlerine kadar mümkün olabilir mi, bilinmez ama bu niyetin varlığını ifade edebilmek de önemli gibi…
Süleyman Demirel’in “Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur” sözünü anımsatan Cerit, “boy tencere her iktidarı değiştirmiş olabilir, ama her şeyin istisnası da olur, olabilir” diye konuştu. Henüz seçim sandıkların kurulmadığını ve seçmenin oy atmadığı anımsatan Mehmet Cerit, “Kurulacak yeni bir partinin yapılacak ilk seçimde 400 milletvekili çıkarıp, ezici bir çoğunlukla TBMM’de yer alması mümkün olabilir. Niye olmasın?” yaklaşımını ifade etti.
ATATÜRK REFORMLARI
Devlet, bütün yurttaşlara iş verebilmek için, kararlar alıp, uygulayacağını belirtken Cerit, “Böylece bütün yurttaşlarımız çalışacak, üretecek ve iyi bir gelire sahip olacak. Bütün yurttaşlarımıza iş verebilmek için devlet şunları yapacak: Yurttaşlarımızın KİT olarak bildiği (Kamu İktisadi Devlet Teşekkülleri) fabrikaları devlet kuracak. Bu mümkün, Atatürk zamanında bu fabrikaları kurmuştu. Tarım Toprak Reformu yapılacak, kişilere toprak, hayvan, içinde yaşaması için depreme dayanıklı, sağlıklı, güzel konutlar ve refah içinde yaşamasınına, tatil yapmasına yetecek kadar maaş verilecek. Ayrıca, devlet, verilen toprağı işleyebilmesi, hayvanını beslemesi, verimli bir şekilde tarım ve hayvancılık ürünleri üretebilmesi için gerekli olan bütün tarım ve hayvancılık girdilerini (damızlık hayvan, yem, ahır kurulması, veterinerlik hizmetleri, tohum, gübre, ilaç, mazot, sulama, sera kurumu, mühendislik, danışmanlık, teknisyenlik, laboratuvar hizmetleri gibi bilimsel ve teknik destekleri) ayni biçimde avans olarak verecek. Üretilen tarım ve hayvancılık ürünleri, Tarım ve Kredi Kooperatifleri tarafından üreticilerden alınıp, kooperatiflerin tanzim ve satış mağazalarında halka doğrudan satılacak. Her üreticinin ürettiği tarım ve hayvancılık ürünlerinin satışından elde edilen gelir ile üretim sürecinde üreticiye avans olarak ödenen maaşlar ve üretim için verilen girdilerin bedelleri ve bu ürünlerin satışından elde edilen gelir hesaplanıp mahsuplaşma yapılacak. Bu mahsuplaşma sonucunda üretici alacaklı çıkarsa, aradaki fark üreticiye ödenecek, üretici borçlu çıkarsa, bu üretim maliyetinden gelen avans borcu devlet desteği ile karşılanacak. Gerçekleştireceğimiz tarım ve hayvancılık ürünleri hem iç tüketimi karşılayacak hem de ihracat yaparak döviz kazanmamızı sağlayacak. İhraç edeceğimiz tarım ve hayvancılık ürünlerini, mümkün olduğu kadar işlenmiş, kullanıma hazır son ürün olarak, Tarım ve Kredi Kooperatifleri vasıtası ile ihraç etmek suretiyle üreticilerimizin daha fazla gelir elde etmesini sağlanacak” değerlendirmesini yaptı.
NEREDEN BULDUN YASASI
Kuruluş yasasını devletin hazırlayacağı Halk Anonim Ortaklıkları kuracaklarını belirten Mehmet Cerit, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bu ortaklıkların sermayesi bütün yurttaşlar tarafından, örneğin, kişi başına 200 TL ile 2.000-TL arasında kişilerin adına yazılı hisse senetleri ile sağlanacak. Tabii ki yerli özel sermaye ve yabancı sermaye de ülkemizde yatırım yapabilecek. Atatürk’ten sonraki dönemde, yerli ve yabancı sermaye yeteri kadar yatırım yapmadığı ve devlet de KİT kurmadığı için yurttaşlar işsiz kaldı, bu nedenle yeteri kadar mal ve hizmet üretemediğimiz için fakirleştik” dedi.
Aday olup, seçimi kazanması halinde ‘Nerden buldun yasasını’ çıkaracaklarını ifade eden Cerit, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Cüzdanda taşınan, nakit ödemelerde kullanılan fiziki para ortadan kalkacak, bütün ödemeler bono, çek, kredi kartı, banka kartı, havale, eft gibi kaydi ödemeler ile bankalar vasıtası ile yapılacak. Bütün gerçek ve tüzel kişilerin gelir ve giderlerinin dijital ortamda tutulan muhasebe ile denetlenecek, gelir ve giderlerde tutarsız olduğu muhasebe yazılımları ile tesbit edilip kayıtlara geçtiği anda, ilgi yargı mercileri soruşturma başlatmak zorunda kalacak. Böylece kayıt dışı ekonomi nedeniyle oluşan vergi kayıpları, vergi kaçakçılığı, haksız kazanç elde etme, her türlü yolsuzluk, usülsüzlük, rüşvet, kara para aklaması kesinlikle önlenebilecek.”
Eğitim ve öğretimin her seviyesinde harç, eğitim araç ve gereçleri ve sınav ücretinin olmayacağını anlatan Cerit, “Eğitimin bütün seviyelerinde ve alanlarında giriş sınavları kalkacak, herkes istediği alana sınavsız olarak kayıt olacak (örneğin üniversite sınavı ve diğer sınavlar olmayacak). Öğrencilerin bölüme ilişkin eksikleri, yabancı dil eksikleri hazırlık sınıfları ile tamamlanacak ve eksiklerini hazırlık sınıfında tamamlayıp ilgili sınavda başarılı olanlar, kayıt oldukları alanda eğitimlerine devam edecek ve sınavlarda başarılı olanlar mezun olacak. Yurttaşlar, ömür boyu her yaşta yapacakları eğitimlerinde, kaliteli devlet yurtlarından, yurtlardaki ve eğitim kurumlarındaki yemekhanelerden tamamen ücretsiz olarak yararlanacaklar, devletin sunduğu sanat, kültür, sinema, tiyatro, spor gibi faaliyetlerinden, kurslarından, devletin tatil köylerinden ücretsiz olarak yararlanabileceklerdir. Bütün öğrencilere geri ödemesiz burs verilecek. Bebek, çocuk, genç, yaşlı, sağlıklı, sağlıksız, engelli bütün canlarımız, yurttaşlarımız, hayvan dostlarımız, ülkemizdeki bütün canlı ve cansız varlıkların onurlu yaşama hakkarı, devletin ve milletin güvencesi altında olacak. Önce yaşanası bir Türkiye ve devamında yaşanası bir dünya inşa etmek mümkün, hatta bunu başarmak zorundayız. Yeterki birlik olalım, kendimize güvenelim, başaracağız diyelim ve durmamak üzere yola çıkalım” diye konuştu.
M. Cerit kimdir?
1958 yılında Adana’da dünyaya gelen Mehmet Cerit, ilk, orta ve lise. eğitimini aynı kentte aldı. 1985 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olan Cerit, avukatlık stajını Ankara Barosunda yaptı. Hakimlik-savcılık sınavını kazandığını ancak avukatlık yapmayı tercih ettiğini belirten Cerit, Kocaeli Barosuna kayıtlı olarak Gebze’de 17 yıl serbest avukat olarak çalıştığını, 2005’te Uşak’ın Karahallı ilçesine noter olarak atandığını ve sırasıyla Emirdağ 2. Noteri, Silopi 1. Noteri, Dinar Noteri, Ankara 11. Noteri, Ankara 25. Noteri olarak görev yaptıktan sonra son olarak İskenderun 2. Noterliğine tayin olup, halen İskenderun 2. Noteri olarak görev yaptığını anlattı. Evli olan Mehmet Cerit, hukuk fakültesinin yanı sıra Çukurova Üniversitesi İşletme, Anadolu Üniversitesi AÖF. Felsefe, AÖF Halkla ilişkiler ve Reklamcılık bölümlerinde lisans eğitimlerini aldığını, Çankaya Üniversitesi’nde Kamu Hukuku Tezli Yüksek Lisans, Ankara Üniversitesi Gazetecilik Tezsiz Yüksek Lisans, Hacettepe Üniversitesi Finansal Ekonomi Tezsiz Yüksek Lisans, Hacettepe Üniversitesi Maliye Tezsiz Yüksek Lisans yaptığını, eğitimini halen İstanbul Üniversitesi AUZEF Sosyoloji bölümünde sürdürüyor. Cerit, amatör olarak bisiklet, judo, boks, kondisyon, ağırlık, yürüyüş, koşma, amatör denizcilik, yüzme, sanat, edebiyat, karikatür, tiyatro, sosyal ve pozitif bilimlerle uğraştığını belirtti.